Dalak ve karaciğerdeki hemanjiosarkomlar, endotel hücrelerinden (kan damarlarının iç yüzeyini hizalayan hücrelerden) kaynaklanan oldukça kötü huylu tümörlerdir.

Karaciğer ya da dalakta gelişen, bu kütleler bazı durumlarda beyine veya kalbe metastaz yapabilir. Aynı zamanda, omentumda, implantasyon lezyonlarının büyümesine yol açabilir.

Hemanjiosarkomlar kan damarları tarafından beslenir ve kanla doldurulur. Bu nedenle, tümör patlayarak ani ve ciddi kanamalar, çökmeler ve hızlı ölümlere yol açabilir. Çoğu zaman köpek sahipleri, köpeklerinin ani kanama, koma ve hatta ölüm gerçekleşene kadar herhangi bir belirti fark edemez.

Buna ek olarak, erkek köpekler dalak ve karaciğer kanseri için daha yüksek bir risk olabilir. Hastalığın ortalama görülme yaş yaşı 8 ila 10 yıldır, ancak bir yaşından küçük köpeklerde de görülmüştür.

Köpeklerde Karaciğer ve Dalak Kanseri Belirtileri Nelerdir? 

Semptomlar genellikle organlarla ilişkilidir; yani bu, dalakta görülen bir tümörün, dalak işlevinin bozulmasına ve karaciğerde görülen bir tümörünün de karaciğer işlevinin bozulmasına neden olacağı anlamına gelir. Diğer ortak belirtiler ise şunlardır:

• Kilo kaybı
• Zayıflık
• Topallık
• Git gide çökme
• Kas inkoordinasyonu (ataksi)
• Kısmi hareket kaybı (paresis)
• Nöbetler
• Soluk mukoza zarları
• Hızlı kalp atışı (taşikardi)
• Abdominal (peritoneal) sıvı
• Palpe edilebilen abdominal kitle
• Akut kan kaybı (bu belirti ne yazık ki sıklıkla ölümcüldür)

Bu tür tümör yatarak tedavi gerektirir. Ağır anemi olan hasta köpekler için taze kan transfüzyonları ilk tıbbi bakımın bir parçası olacaktır.

Metastaz evresine bağlı olarak, cerrahi tedavi de gerekebilir. Mümkünse, tümör çevresindeki doku veya tyayıldığı organ ile birlikte çıkarılır. Başarılı bir splenektomi köpeğinize ek bir üç aylık ömür verebilir. Kemoterapi ameliyatla birlikte başarılı bir şekilde uygulanabiliyorsa, yaşama süresi ve şansı artabilir ancak bu tümörün agresif ve habis doğası nedeniyle, hayatta kalma süresi genellikle kısadır.