Bilinçli yetiştirici yavru köpeğin manevi yaşantısının değişik devrelerinden yararlanmasını bilmelidir. Örneğin genç hayvanın karşılaşabileceği deneyimlerin nicelik ve nitelik açısından çeşitliliği, onun ilerideki zihinsel becerilerini güçlendirecek binlerce çeşit oyun, gezinti, yenilik icat edebilir. Güvenlik açısından korkulacak bir şey olmadığı sürece her şey mümkündür.

Yoksun Bırakılma Sendromu Nedir?

Bunların aksine, yetiştirici emziren dişiye günde sadece bir kez yemek getirmekle yetiniyorsa, onunla ve yavrularıyla bir süre vakit geçirmiyorsa, eğer hiç kimse yeni doğmuş yavruları görmeye gelmiyorsa, yavrular çevrelerindeki geniş dünyanın içine sokulmuyorsa işte o zaman o korkunç yoksun bırakılma sendromuna kapılması işten bile değildir. Bu sendrom hayvanda manevi çöküntü ve ölümle sonuçlanır.

Bu sendromun etkisindeki köpek oyun oynamaz, her çeşit saldırıya boyun eğer veya korkusundan her yaklaşanı ısırır. Kuyruğunu bacakları arasına sıkıştırır, köşelere kıvrılır ve tanımadığı bir ortamda kendini kasarak yürür. Bilinmeyen şeylere yaklaşmaz, başka bir köpek, bir ayna, bir insan onu korkutur. Basit nesneleri tercih eder: Bir kutu veya bir masanın üstü gibi. Kendini kanatacak kadar yalar. Ona acı verildiğinde taş kesilir. Çevresindeki hiçbir değişikliğe katlanamaz.

Bunun suçu büyük ölçüde yetiştiriciye aittir. Ayrılma sendromu aynı şekilde son derece dramatiktir. Neden kendisinin annesinin ve hemcinslerinin arasından sökülüp atıldığını bir türlü anlamaz. Eğer bir gün bu zavallı hayvanların birisine rastlarsanız, onun kötü bir yetiştiricinin elinden çıktığına emin olabilirsiniz.