Şiddetli hipotermi ve uzamış nöbetler gibi kedilerde beyin hasarına neden olabilecek çeşitli etmenler vardır. Örneğin, birincil beyin hasarları, embriyoyken ya da doğumda gerçekleşen, beynin doğrudan travmasını içerir ve değiştirilemezler. İkincil beyin hasarı, birincil yaralanmadan sonra ortaya çıkan beyin dokusunun değişmesidir. Ancak bu hasar şekli bakım ve tedavi ile yönetilebilir, önlenebilir ve iyileştirilebilir.
Beyin, yaşamsal bir organ olduğu için, sürekli olarak oksijene ihtiyaç duyar. Dolayısıyla beyindeki herhangi bir oksijen eksikliği ya da doğrudan travma, kanama ve sıvı birikmesine neden olabilir. Bu da kalp, göz ve diğer bazı vücut sistemlerini içeren komplikasyonlara neden olabilir. Semptomlar beyin hasarının nedeni ve ciddiyetine bağlıdır. Yaygın belirtilerin bazıları şunları içerir:
Veteriner hekiminize öncelikle kedinizin tam bir sağlık geçmişini vermeniz gerekecektir. Yukarıda görülen belirtilerden hangileri en son ne zaman ne sıklıkta görüldüyse hepsini hekiminize bildirmelisiniz. Ardından kediniz ayrıntılı bir fiziki muayene olur.
Kafatasını ilgilendiren kırıklardan şüphelendiğinde, X-ışınları, BT (bilgisayarlı tomografi)ve MR (manyetik rezonans görüntüleme) beyin travmasının ciddiyetini değerlendirmek için son derece yararlıdır. Bu teşhis araçları aynı zamanda kanamanın, kırıkların, yabancı cisimlerin, tümörün ve beyni ilgilendiren diğer anormalliklerin varlığının belirlenmesinde yardımcı olur.
Son olarak, veterineriniz, iltihap seviyesini belirlemek ve muhtemel enfeksiyonları teyit etmek için beyin omurilik sıvısı örneği alabilir.
Beyin hasarının her türü, yoğun bakım ve tedavi için derhal hastaneye kaldırılması gereken acil bir durum olarak düşünülmelidir. Acil tedavinin temel amacı, kedinin sıcaklığını ve kan basıncını normalleştirmek, yeterli oksijen seviyeleri sağlamak ve hipoksiyi önlemektir.