Kedilerde kısırlaştırma işleminden önce uyguladığınız beslenme ve bakım şekilleri büyük ölçüde değişkenlik gösterir. Kısırlaştırılan bir kedinin beslenme şekli ve kısırlaştırılmamış bir kedinin beslenme şekli çok farklıdır.

Erkek ve dişi kedilerde, kısırlaştırma operasyonundan sonra belli hassasiyetler ortaya çıkar. Obezite en bilinen ve en yaygın olan kısırlaştırma etkisidir. Obezite aslında kontrol altına alınabilen bir bozukluktur. Kısırlaştırma operasyonundan sonra minik dostunuzun metabolizması ve  hormonları belli bir durgunluğa geçtiği için, obeziteye açık hale gelir.

Kedinizi kısırlaştırma operasyonundan sonra obeziteye yatkın kılan da, hormonların durulmasıyla birlikte hareketliliğin azalmasıdır. Fazla hareket etmediği için de kilo alan kedi hızla obeziteye yaklaşır. Bu yüzden kedinizin oyunlarına ve egzersizlerine önem göstermelisiniz ve hatta hareket etmesini sağlamak için onu zorlamalısınız. Günün 3’te 2’sini uyuyan güzel dostlarımız, bir de yanlış beslenme yöntemleri ile beslenirse bu onlar için uzun vadede sıkıntı yaratacaktır.

Özellikle erkek kediler kısırlaştırıldıklarında, idrar yollarındaki hassasiyet artar. 1 yaşından önce kısırlaştırılan kedilerde idrar yolu hassasiyeti ve idrar taşlarının oluşumu daha sık karşılaşılan bir durum olduğu için protein ve magnezyum oranı düşük diyetler önerilir. Veteriner hekiminizin önerdiği ölçüde diyet mamaları kullanmanız, bu riskleri tamamen azaltacaktır.

Erkek kedilerin kısırlaştırma operasyonu dişi kedilere göre çok daha rahat geçtiği için hemen ertesi gün taburcu edilir. Verilen anestezi şekline bağlı olarak kusma refleksi gelişebileceğinden kedinize  bir süre yemek ve su vermemeniz gerekir. Dişi kedilerin operasyonu daha zahmetli olduğundan ve sonrasında gelişebilecek komplikasyonlar farklı olduğundan birkaç gün klinik gözetiminde kalması önerilir.