Bloodhunt ismi insanda korkunç şeyler çağrıştırsa da, bu mükemmel av köpeğinin özellikleri ile hiçbir ilgisi yoktur. Bu isim ona avcılar tarafından çok iyi iz sürebildiği için verilmiştir. Avcılık dilinde “Blood” ter anlamına gelir. İsminden de anlaşıldığı gibi, o av köpekleri soyundan gelmektedir.

Onun ataları, Fransa’da yaşayan St.Hubertus köpekleridir. Bu köpekler 1066 yılında, Fransız ordusu ile birlikte İngiltere’ye gelmişlerdir. Daha sonraları, St. Hubertuslar, İngiliz Foxhound ile çiftleştirilerek bu yeni ırkı elde etmişlerdir. Bu ırkın ilk anda göze çarpan en belirgin özelliği, alnında ve yanaklarındaki kırışıklıklardır. Bu kırışıklıklar onun tipik kederli yüz ifadesini oluştururlar.

Gelişmiş koku alma duyusu, onu ideal bir av köpeği yapmanın yanısıra insna izlerinin sürülmesinde de vazgeçilmez bir köpek yapmıştır. İnsan izi ve kokusu, hayvanlarınkine nazaran daha çabuk ortadan kaybolmaktadır. Sadece bir Bloodhunt, 13 saat önce bırakılmış bir insan izini izleyebilmektedir. Diğer köpekler ise 4 saatlik bir kokuyu algılayabilir.

Blood Hunt’ın Fiziksel Özellikleri Nelerdir?

Erkek köpeğin boyu 65-72 cm arasındayken, dişi köpeğin boyu 60-65 cm arasında olur. Ağırlıkları ise 45 ya da üzeri olabilmektedir. Aşağıya doğru sarkık dudakları, köşeli ve geniş ağız yapısı, siyah burnu ve geniş burun delikleri vardır. Gözleri sarıdan koyu kahverengiye varan renk tonlarındadır.

Günümüzde daha çok polisler tarafından arama ve kurtarma köpekleri olarak kullanılmaktadır. Birçoğu için o, her ne kadar korkunç olarak nitelendirilse de, iyi niyetli, uyumlu, sakin ve barışçıl bir köpektir.